İnönü’nün Ziyareti
İNÖNÜ’NÜN ZİYARETİ
1941 yılında bir gün, sabahın en erken saatinde kapım vuruluyor. Yatağımdan fırlayıp kapıyı açıyorum:
Resmî bir polis…
-Ne var, ne istiyorsunuz?
-En erken saatte Akademide bulunacaksınız!
-Ne münasebet? Bugün benim dersim yok!
-Emir böyle! Cumhurreisi Hazretleri geleceklermiş…
-Bunu tevkif emri gibi polisle mi bildirirler?
-Biz emir kuluyuz. Lutfen imza ediniz!
Akademide  80’lik eski hat hocalarından, 30’luk resim muallimlerine kadar bütün  öğretim üyelerini, temizlik amelesi gibi tabura sokuyorlar, aynı hiza  çizgisi üzerinde topluyorlar… Akademi talebesi Cumhurreisinin kapıda  duran siyah otomobilinin kurşun geçmez camlarını hayretle seyrederken,  “Şekâvetmeâb Efendimiz[*]” hocalar dizisini teftişe çıkıyor. Akademi  Müdürü Burhan Toprak, ayrıca Mareşal Fevzi Paşa’nın damadı olmaktan  gelen ürkek bir tonla, fakat sesi duyulsun diye avazı çıktığı kadar  bağırarak öğretim üyelerini takdim ediyor:
-Filan dersin hocası, falan!..
Çoğu  bilgisiz ve muaşeret edebinden habersiz hocalar, “Şekâvetmeâb  Efendimiz[*]”in heybetinden dona kalmış, ondan evvel ellerini  uzatıyorlar; o da elektrik cereyanına kaptırıp hemen çekercesine elini  uzatmasıyle beraber kaçıveriyor ve bana doğru ilerliyor.
-Necip Fazıl Kısakürek!.. Edebiyat…
İşitmemiş  gibi elini kulağına götürüp takdimi tekrarlatıyor. Maksadı, bu arada  takınacağı edayı bulmak için vakit kazanmaktır. Ben, büyükten gelmesini  beklediğim için elimi uzatmıyorum. O da uzatmıyor ve yüksek geldiği için  damı delinen atölyeden başı çıkmış, at üstündeki heykeline doğru yoluna  devam ediyor.
Kendinden evvelki Devlet Reislerinin nerede ve ne biçimde heykeli varsa, aynına hatta daha şanlısına istekli olduğu malûmdur.
(Benim Gözümde Menderes’ten)
[*] Hakiki yazılışı Şevketmeab olan bu kelimeyi Üstad, zekice ve hiciv dolu bir şekilde İsmet İnönü için Şekavetmeab’a tahavvül ettirmiştir. Şevketmeab kelimesinin Yüce Padişah anlamına geldiği, Şekavet kelimesinin ise haydutluk, soygunculuk anlamlarını taşıdığı göz önünde bulundurulursa, Üstad, İnönü için taşı gediğine oturtacak bir sıfat bulmuştur diyebiliriz. Bu durumda CHP için kullandığı şekavet ocağı tabiri de taş ve gedik hususunda yukarıda söylediğimize müsavidir.
 
																								 
																																		 
																																		 
																																		 
														 
														 
																																		 
																																		 
																																		 
														