KORKU
Çocuk,  akşam üstü, mahalle aralarından evine dönerken, askervari, rap rap,  ökçelerini taşa vurarak yürür ve bağıra bağıra şarkı söyler..
Akşam  karanlığına, ıssız yangın yerlerine, sağda ve solda yılanlar gibi  helezonlaşan gölgelere ramen bu ne kahramanca tavır, demeyiniz!! Çocuk,  bu tavırları, asıl korktuğu için takınmakta, nefsini aksine inandırmak  için bu nümayişlere baş vurmaktadır..
İsterse, kendisinden başka bir seyirci de bulunmasın.. O korkmadığını, kendi kendisine inandırmak ihtiyacındadır..
Ruh  ilimlerinden bir parça anlayanlar bu sırrı hemen çözer, bütün bu  alayişin korkudan geldiğini görür; ve çocuğun, emniyete geçer geçmez  nümayişi bıraktığına şahit olur….
Katillerin, intihara kalkanların çoğu da böyledir.. O kadar derin ve esrarlı bir korku ukdesi içinde kıvranırlar ki, zahirde ve ters tarafından kahramanlık, cesaret, irade gibi duran teşebbüslere girişmekten geri kalmazlar.. Bu ruh haletini en iyi belirten edip meşhur Fransız hikayecisi Mopasan’dır..[Maupassant]..
Edip, bir hikayesinde, düellodan korktuğu için intihar eden kont ünvanlı bir adamı tasvir eder…
Aynı psikolocya inceliğini, birkakım insan yığınları ve bunları temsil eden elebaşılar arasında da görebilirsiniz. Bakarsınız, durup dururken, tam bir nefs emniyeti edasıyla manasız gösterişlere kalkarlar; şunu isterler, bunu buyururlar, baskı üstüne baskı yapmaya çalışırlar..
O  zaman manzarayı dikkatle süzmek ve bütün bu tavırların, akşam üstü  mahalle aralarında evine dönerken askervari, rap rap yürüyen ve avaz  avaz şarkı söyleyen çocuğun ruh haletiyle alakalı olup olmadığını  görmeye çalışmak lazımdır..
Zira, akşam karanlığı, ıssız yangın  yerleri, sağda ve solda yılanlar gibi helezonlaşan sinsi gölgeler, çocuk  için olduğu kadar böyle insan örnekleri için de müthiş ve bazı gülünç,  hatta zalim davranışlara davet edicidir…
Kaatil çok defa korktuğu için adam öldürdüğü gibi, tarihte nice idam sehpası da asılanlara ait suçun değil, asanlara bağlı korkunun eseridir !!
(Çerçeve 2, Büyük Doğu Yayınları, 2. baskı / s. 181-182)
